Selçuk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Gıda mühendisliği bölümünden sayın Musa Özcan ve Derya Arslan, yine aynı üniversitenin Taşkışla Arıcılık meslek yüksek okulunda çalışan sayın Durmuş Ali Ceylan’nın birlikte yaptıkları “Effect of inverted saccharose on some properties of honey” başlıklı çalışması uluslararası önemli bir bilimsel dergi olan Food Chemistry (Gıda kimyası) dergisinde 2006 yılının 99. sayısının 24-29 sayfalarında yayınlanmıştır.
Bu hocalarımıza ülkemize ve uluslararası bilime kazandırdıkları bu eser için hepiniz adına teşekkür ediyorum. Daha sonraki çalışmalarında başarılar diliyorum
Yapılan bu araştırmanın amacı:
Bal, sakkaroz şubu(bildiğimiz şeker şurubu) ve invert şeker şurubu (yapılan işlem fiziksel ve kimyasal işlem ile sakkarozun glikoza ve fruktoza çevridiği şurup) ile beslenen 3 grub arı kolonisinden elde edilen balların özelliklerini karşılaştırmak.
Araştırmalarında kulandıkları invert şeker şurubu yapma teknikniği : Sakkaroz şurup 88 0C de 2 saat tutulmuş ve 70 0C ye kadar soğutularak, şurup 2.15 pH ya gelene kadar 0.1 % lik HCl (Hidro klorik asit) solusyonu eklenmiştir.Daha sonra ellerinde bulunan bu asidik şurubu nötür hale getirmek için Na2CO3 (sodyum karbonat) kulanılmıştır.
Bal, sakkaroz ve İnvert şurup ile beslenen arılardan elde edilen balın analiz edilmesi sonucu çıkan veriler aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Doğal Bal Sakkaroz şurup balı İnvert şurup balı
Tablodan gördüğünüz gibi yapılan invert şurup ile beslenen arılardan alınan balda HMF oranı bal ve sakkaroz şurubu ile beslenen arılardan elde edilen baldan 20 katı kadar daha fazla çıkmıştır. Araştırmacılar bunun sebebini invert şeker şerbetinin yüksek ısıya tabi tutulmasından dolayı kaynaklandığını belirtmiştir.
Ayrıca araştırma sonuçlarında, balın kalitesinde etkili olan ve balda yüksek düzeyde bulunması istenen diyastaz enzim aktivitesi doğal bal ve sakkaroz şeker şerbeti ile beslenerek elde edilen ballarda yüksek çıkarken, invert şeker şurubu ile beslenerek elde edilen balda istatistiki olarak düşük düzeyde bulunmuştur. Bütün dünyada üretilen balların diyastaz enzim aktivitesinin değerinin 8’den düşük olması istenmez.Yapılan araştırmalarda oda sıcaklığındanda 20 ay saklanan ballarda diyastas enzim aktivitesinin % 60 düzeyde düştüğünü göstermiştir(Doğaroğlu 2008).
Benim bu araştırmadan ve bu zamana kadar edindiğim bilgiler doğrultusunda konu hakkındaki kişisel düşüncelerim:
1- Baldaki HMF oranı yükseldikçe, diyastas enzimi aktivitesi düştükçe balın kalitesi düşer. Bu yüzden bal arılarının asitle invert edilmiş şeker şurubundan yaptıkları bal doğal bal, enzimle invert edilmiş şurup yada toz şekerden yapılan (sakkaroz ) şurup ile beslenerek yapılan baldan daha düşük kaliteli olacaktır.
2- HMF toksit bir maddedir. Sadece ısıtma sonucu ortaya çıkmaz. Balın oda sıcaklıklığında uzun süreli bekletilmesi sonucundada artar. HMF fruktoz dan oluşur (Doğaruğlu 2008).
Hangi ülkenin arıcısı olursa olsun arılarını asitle invert edilmiş şeker şurubu ile besleyen arıcılar, arılarının düşük kalitede bal yapmalarını sağlamış olacaktır.
Bu tür düşük kalitede bal yaptırılarak beslenmesi sonucu arıların hangi fizyolojik ve davranış özelliklerinin değişeceği ile ilgili herhangi bir araştırmaya rastlamadım. Ama çok yüksek düzeyde HMF olan balların arıları öldürdüğünü biliyoruz. Yüksek HMF ve düşük düzeyde diyastas enzimi aktiviteli bal ile beslenen arılar belki bir düzeye kadar ölmeyebilir. Fakat, davranış özellikleri bakımından belki tarlacılık performansları düşebilir. Yada bu balla beslenen kovan içi bakıcı arılar larvaları daha düşük sayıda besleme yapabilir. Fizyolojik olarak belki bu arıların sindirim sisteminde yaptıkları tahribat ile Nosema sprolarının daha rahat üreyebilecekleri ortamın oluşmasına neden olabilir. Bu örneker daha artırıllabilir.Buna benzer araştırmlar yapıldığında karşımıza daha orjinal sonuçların çıkacağını umuyorum.
Benim fikrime göre, özellikle üretici koşullarında yapılan bu şurub, teknik açılardan uygun şartların oluşturulmasında yaşanacak zorluklar ve riskler nedeni ile arı beslenmesinde daha yüksek oranda olumsuz risk oluşturacaktır. Bu yüzden arı dostlarına tavsiyem, zorunlu olmadıkları sürece (kış beslemesinde gecikme, yağmacılık sorunu ..vb) , arılarını asitle invert edilmiş şurup ile beslememelidir. Beslemek zorunda kaldıklarında ise, bunu kontrollü şartlarda üretilen tesisleri ve teknik personele sahip olan yerlerden almalarıdır. Benim şu anda çalıştığım arı lab. da bizler arılarımızı sakkaroz (toz şeker) şeker şurubu ile besliyoruz.
Washington Eyalet üniversitesi bal arısı laboratuarı nın yöneticisi olan Prof. Dr. Steve Sheppard ile yaptığım görüşme esnasında, kendisine invert şurup hakkındaki görüşlerini ve burada koloni beslenmesinde neden invert şurup yerine toz şekerden yapılan şurubun kullanıldığını sordum.
Kendisi, bana bundan yaklaşık 10 yıl önce A.B.D.’ de asitle invert edilmiş şurupta bulunan HMF ve kulanılan asitler yüzünden zehirlenmelerin olduğunu, toplu koloni ölümleri yaşandığını, bu yüzden asitler ve yüksek sıcaklıklara çıkartılarak yapılan invert şurubun riskli olduğunu belirtti. Bununla birlikte, enzim yoluyla yapılan invert şuruplar da HMF ve asit zehirlenmesi riskinin olmadığını, kullanılabileceğini, fakat onun normal şekerden daha pahalı olduğu için şu an kullanılmadığını söyledi.
ABD’ de Puerto Rico, Washington state, Illinois, Michigan state, Ohio state, California Davis Üniversitelerinin bal arısı araştırma laboratuvarlarında belli sürelerde bulunma şansım oldu. Hiç birinin asitle invert edilmiş şeker şurubu kullandığını görmedim.
Bir Cevap Yazın